Yemek masasında yapılan hatalar yatakta karşılığını verir: Kısa ve uzun vadede cinsel dürtünüzü sabote edebilecek yiyecekler.
Her 14 Şubat'ta, tutku alevini tutuşturmayı vaat eden afrodizyaklar hakkında konuşulur. Ancak çok azı, ateşi körüklemek bir yana acımasızca söndüren yiyecekler konusunda uyarıda bulunur. Romantik bir akşam yemeği planlarken, akşamı mahvetmemek için hangi malzemelerden kaçınılması gerektiğini bilmek çok önemlidir. Sarımsak, soğan, karnabahar veya brokoli gibi gıdalar ağız kokusuna, gaza veya şişkinliğe neden olabilir. Uykumuzu getirebilecek ürünlerden ve çok kalorili veya bol olduğu için sindirimi zorlaştıracak ürünlerden kaçının. Bu gıdalar, kısa vadede, umut verici bir geceyi tam bir fiyaskoya dönüştürebilir. Bununla birlikte, uzun vadede farkında olmadan cinsel istek ve libidoya karşı komplo kuran başka bileşenler de vardır. Cinsel sağlığımızı doğrudan ve olumsuz yönde etkileyen bu sessiz sabotajcıların maskesini düşürmenin zamanı geldi.
1. Kırmızı ve işlenmiş etler
Etler, özellikle işlenmiş etler, doymuş yağlar ve kolesterol açısından zengindir. Bu bileşenlerin yüksek olduğu bir diyet, cinsel işlev için gerekli olan kan dolaşımını olumsuz etkileyebilir. Amerikalı beslenme uzmanı Cynthia Sass , "S.A.S.S! Yourself Slim" adlı kitabında ağır etlere dayalı bir diyetin kan dolaşımını ve cinsel işlevi etkileyen durumlara yol açabileceğini belirtmektedir.
2. İşlenmiş ve kızartılmış gıdalar
İşlenmiş ve kızartılmış gıdalar, arterleri tıkayabilen ve cinsel organlara kan akışını azaltabilen yüksek düzeyde trans ve doymuş yağ içerir. Ayrıca, her iki cinsiyette de cinsel sağlık sorunlarına neden olabilen tip 2 diyabet riskinin artmasıyla da ilişkilendirilmiştir.
3. Soya Fasulyesi
Soya, besinsel faydaları nedeniyle övülse de, yüksek fitoöstrojen içeriği hormon dengesini değiştirebilir. Harvard Üniversitesi'nde yapılan bir çalışmada, yüksek soya tüketimi ile düşük sperm konsantrasyonu ve erektil disfonksiyona neden olma arasında bir ilişki tespit edilmiştir; ancak doğrudan nedensel bir ilişki kurmak için daha büyük ve daha çeşitli örneklerle daha fazla araştırma yapılması gerekmektedir.
4. Yüksek yağlı süt ürünleri
Dondurma ve bazı peynirler gibi ürünler uyuşukluğa ve sindirim rahatsızlığına neden olabilir. Adet döneminde tüketim, karın şişkinliğini artırarak rahatlığı ve cinsel isteği etkileyebilir.
5. Aşırı alkol
Bir içki engelleyici olsa da, aşırı alkol tüketimi merkezi sinir sistemini baskılayarak uyarılmayı ve hassasiyeti azaltır. Erektil disfonksiyona, orgazma ulaşmada zorluğa ve hatta erken boşalmaya yol açabilir.
6. Yapay tatlandırıcılar
Aspartam gibi tatlandırıcılar, ruh hali ve cinsel arzunun düzenlenmesinde önemli bir nörotransmitter olan serotonin üretimine müdahale edebilir. Beslenme uzmanı Rachel Fiske, bu tatlandırıcıların normal cinsel davranışları olumsuz etkileyebileceği konusunda uyarıyor.
7. Şekerli içecekler
Meşrubat ve diğer şekerli içeceklerin içilmesi kan şekeri seviyelerini değiştirerek enerji ve cinsel isteği etkileyebilir. Buna ek olarak, düzenli alım, cinsel sağlık sorunlarına neden olabilecek tip 2 diyabet geliştirme riskinin artmasıyla bağlantılıdır.
8. Aşırı kafein
Kahvenin uyarıcı etkileri olsa da, aşırı tüketimi libidoyu doğrudan etkileyen bir hormon olan kortizol seviyelerini değiştirebilir. Kortizol ve testosteron arasında ters bir ilişki olduğu gösterilmiştir. Stress dergisinde 2023 yılında yayınlanan bu bilimsel çalışma, akut ve uzun süreli stresin sağlıklı erkeklerde kortizol ve testosteron konsantrasyonlarını nasıl etkileyebileceğine işaret ediyor.
9. Sodyum oranı yüksek gıdalar
Tuz oranı yüksek bir diyet kan basıncını yükseltebilir ve cinsel organlara giden kan akışını azaltarak uyarılmayı ve performansı etkileyebilir. İşlenmiş gıdaların tüketiminin azaltılması ve daha sağlıklı seçeneklerin tercih edilmesi tavsiye edilir.
10. Rafine şekerler
Rafine şekerlerin aşırı tüketimi insülin seviyelerinde dengesizliklere yol açabilir, bu da seks hormonlarının üretimini etkileyebilir ve libidoyu azaltabilir. Buna ek olarak, şeker oranı yüksek bir diyet, cinsel sağlığı olumsuz yönde etkileyebilecek obezite ve diyabet riskinin artmasıyla ilişkilendirilmiştir.